DemonsOfHelL
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

İSTANBUL’UN FETHİ VE TÜRK VE DÜNYA AÇISINDAN ÖNEMİ

Aşağa gitmek

İSTANBUL’UN FETHİ VE TÜRK VE DÜNYA AÇISINDAN ÖNEMİ Empty İSTANBUL’UN FETHİ VE TÜRK VE DÜNYA AÇISINDAN ÖNEMİ

Mesaj  poseidon87 Paz Tem. 05, 2009 7:46 pm

İSTANBUL’UN FETHİ VE TÜRK VE DÜNYA AÇISINDAN ÖNEMİ

Osmanlı sultanlarından ikinci Mehmed Han’ın 29 Mayıs 1453’de Bizans İmparatorluğunun başşehrini almasıyla kavuşulan mübarek fetih. Türk-İslam tarihinde çok önemli yer tutan İstanbul’un fethi, İslamiyetle birlikte ortaya çıkan mukaddes bir ideal, yüce bir gayedir. Bu ulvi gaye uğruna önce Arablar, sonra da Türkler İstanbul surları önünde seve seve can verdiler. İstanbul, 1453 senesine kadar çeşitli millet, devlet ve topluluklar trafından bir çok defa muhasara edildi.Peygamber efendimizin; “Kostantiniyye (İstanbul) muhakkak fethedilecektir. Bu fethi yapacak hükümdar ne güzel hükümdar ve onun askerleri ne güzel askerdir.”hadis-i şerifi, bütün Müslüman sultan ve kumandanlarının bu şehri fethetmek arzu ve gayretlerini ele geçirdi. Müslümanlar, feth-i mübini gerçekleştirmek için pek çok teşebbüste bulundular. İslam aleminde dört halife, Emeviler, Abbasiler ve Osmanlılar devrinde en büyük ideal haline gelen İstanbul2un fethine ilk teşebbüs, üçüncü halife hazret-i Osman devrinde 655 senesinde yapıldı. Emeviler devrinde Hazret-i Muaviye, oğlu Yezid kumandasında bir orduyu İstanbul’u muhasara için gönderdi. Bu muhasara da büyük sahabelerden hazret-i Ebu Eyyüb el-Ensari de bulunuyordu. 669 baharında kuvvetli bir şekilde muhasara edilen İstanbul feth olunamadı. Bir tarih tezinin ışığı altında: İstanbulun fethi Fetih ve medeniyet İstanbulun fethi, tarih yolu üstüne kabus gibi çökmüş bir cesedin (Bizans engelinin) kaldırılması, Bizans çöküntüleriyle tıkanmış medeniyet yollarının, yalnız Müslümanlara ve Türklere değil, bütün insanlığa yeniden açılmasıdır. İstanbulun fethi büyük bir tarihî devrimdir. Cümle ehli âlemin mamûresin arzetseler Ehli fakrin hissesine mülki istigna düşer. - Avni (Bütün el âlemin iler tutar nesi var ortaya konsa Mülksüzlerin payına düşen mülk: Kâinata metelik vermemektir. - Fatih Mehmet) İstanbulun fethini sadece bir Müslümanlık ve Hıristiyanlık savaşına bağlamak, en az beş yüz yıl önceki kafa ile düşünmek olur. İstanbulun fethi bir dinin öteki dine karşı zaferi değil, ilerlemenin gerilemeye karşı zaferidir. Din, eski savaşlar için başta gelen bir bayraktır. Ama, sade bir bayrak... Bugün de bayrak, savaşın nedeni değil, döğüşen ülkelerin elle tutulur sembolüdür. Fetih savaşlarındaki dini gerekçeler kimseyi aldatamaz. Din gayretleri, çelişkili tarih kavgalarını güden derin maddi kanunların yüzeydeki sembolik ifadelerinden ibarettir. Onun için, ancak medeniyet tarihinin bütünlüğünü kavramayanlar, İstanbulun fethini bir Müslümanlık ve Hıristiyanlık çarpışması derecesinde küçültebilirler. Fetih bir memleketin mi, insanlığın mı? Gerçekte, İstanbulun fethi, herşeyden önce bir insanlık ve medeniyet hamlesidir. Arapçada Fetih sözü güzel bir tesadüfle: Açmak manasına gelir. İstanbulun fethi de o zamanki insanlığı bir çıkmazdan kurtarmış, medeniyete yeni ufuklar açmıştır. İstanbulun fethi, tarih yolu üstüne kabus gibi çökmüş bir cesedin (Bizans engelinin) kaldırılması, Bizans çöküntüleriyle tıkanmış medeniyet yollarının, -yalnız Müslümanlara, yalnız Türklere değil, bütün insanlığa yeniden açılmasıdır. Açılış biraz acıklı mı olmuştur? Mümkün. Fakat o zaman ölüleri böyle kaldırmak adetti. Demek, İstanbulun fethi, yalnız Türklerin değil, bütün dünyanın kutlayabileceği, kutlamakta haklı, -hatta bir dereceye kadar, insan olarak- görevli sayılabileceği büyük tarihî devrimlerden biridir. Fetih zorla mı, gönülle mi? Bizzat İstanbulun fethine yakından bakalım. Bilim ve Ütopya dergisinin Haziran 2002 sayısında tamamını bulabileceğiniz makaleyi, Dr. Hikmet Kıvılcımlı 1 Mayıs 1953 tarihinde (İstanbulun fethinin 500. yıldönümünde) kaleme almıştır. İstanbulda Tecelli Matbaası tarafından basılan makale, Hikmet Kıvılcımlının hiçbir eserinde yer almamaktadır. Hikmet Kıvılcımlı, Türkiye Bilimsel Sosyalizminin geçmişteki en önemli adlarından biridir ve sadece politik bir lider olma vasfıyla değil, özgün bilimsel çalışmalarıyla da ünlüdür.
poseidon87
poseidon87

Mesaj Sayısı : 287
Kayıt tarihi : 03/07/09
Yaş : 37
Nerden : ADANA

https://demonsofhell.yetkin-forum.com/

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz